(78. Verem Eğitimi ve Farkındalık Haftası (05-11 Ocak 2025))
Tüberküloz (verem) hastalığı ile ilgili toplumun bilgilendirilmesi ve konuya dikkatinin çekilmesi amacıyla ülkemizde her yıl Ocak ayının ilk pazar günü ile başlayan hafta “Verem Eğitimi ve Farkındalık Haftası” olarak belirlenmiştir.
Adıyaman İl Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı Verem Savaş Dispanseri tarafından düzenlenen 5-11 Ocak “Verem Eğitimi ve Farkındalık Haftası” kapsamında yapılan çeşitli etkinlikler ile vatandaşlarımız bilgilendiriliyor. Adıyaman İl Sağlık Müdürümüz Prof. Dr. Mehmet Şirik ve beraberindekiler Dispanserimiz tarafından 1 nolu Aile Sağlığı Merkezi bahçesinde oluşturulan Verem Sokağı’nı ziyaret ederek etkinlikler hakkında bilgi aldı.
Adıyaman İl Sağlık Müdürümüz Prof. Dr. Mehmet Şirik tüberküloz (verem) hastalığının ; hasta insanlardan öksürme ve hapşırma ile ortama yayılan mikrobun solunum yolu ile alınması sonucu bulaştığını söyledi. Tüberküloz hastasıyla aynı ortamda bulunma süresi, ortamın büyüklüğü ve havalanma düzeyinin basilin bulaşmasında önemli olduğunu, düzenli ilaç kullanımı ile basil sayısının çok kısa sürede azaldığını ve hastaların çoğunda, ortalama 2-3 haftada bulaştırıcılığın yok olduğunu ifade etti. Verem Savaş Dispanseri ekibine bu kapsamdaki yaptığı çalışmalar için teşekkür etti.
Tüberküloz hastalığının etkeni Mycobacterium tuberculosis complex basilleridir. Basilin kaynağı, hiç tedavi görmemiş veya düzenli tedavi olmamış akciğer ve larinks (gırtlak) tüberkülozu olan hastalardır. Tüberküloz hastalığı en çok akciğerlerde görülmekle birlikte (%60-70) saç ve tırnak hariç tüm doku ve organları tutabilir.
Ülkemizde tüberküloza yönelik tanı ve tedavi hizmetleri tüm sağlık kuruluşlarında ücretsizdir. Tüberküloz ve dirençli Tüberküloz hastalarının tedavisinde kullanılan birinci ve ikinci seçenek ilaçlar Bakanlığımız tarafından temin edilerek vatandaşlarımıza ücretsiz olarak sağlık kuruluşlarına ve hastalarımıza ulaştırılmaktadır. Hastaların tedavisini düzenli olarak sürdürmek ve tamamlanmasını sağlamak amacıyla 2006 yılından beri DSÖ'nün önerdiği Doğrudan Gözetimli Tedavi (DGT) uygulanmaktadır. DGT hastanın ilaçlarını doğru ve tam olarak içtiğinden emin olabilmek için her doz ilacın bir sağlık personelinin veya başka bir görevlinin gözetiminde içirilmesidir. Her gün sağlık kuruluşuna gelemeyen hastalar için iletişim teknolojisindeki gelişmelerden faydalanarak hastanın ilacını içerken bir sağlık çalışanına görüntülü bağlanması veya ilaç içmesini kaydedip video yollaması şeklinde uygulanan Video Gözetimli DGT de ülkemizde uygulanmaya başlamıştır.
Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminlerine göre; 2023 yılında, dünya genelinde 6,0 milyon erkek, 3,6 milyon kadın, 1,3 milyon çocuk (≤14 yaş) olmak üzere yaklaşık 10,6 milyon yeni tüberküloz hastası ortaya çıkmıştır ve 1,3 milyon kişi tüberküloz nedeniyle hayatını kaybetmiştir ve bunların 161.000’i HIV+TB hastasıdır.
Tüberküloz, bulaşıcı hastalıklardan kaynaklanan ölüm sebepleri arasında COVID-19 hastalığından sonra ikinci sırada yer almaya devam etmiştir.
Türkiye’de tüberküloz görülme sıklığı (insidans) COVID-19 pandemisi öncesi dönemde her yıl yaklaşık %3-5 oranında azalırken COVID-19 pandemisini takip eden 2020 yılında 2019 yılına göre %22’lik düşüş saptanmıştır. 2021 yılında 2020 ile benzer olan TB insidansı 2022 yılında yüz binde 11,4, 2023 yılında ise yüz binde 11,0 saptanmıştır.
Tüberküloz ile küresel mücadele kapsamında uygulanan etkin tanı ve tedavi programları sayesinde 2000-2023 yılları arasında yaklaşık 79 milyon hayat kurtarılmıştır.
2023 yılında verem savaş dispanserlerine kayıtlı toplam tüberküloz vaka sayısı 9.527’dir. 2023 yılı tüberküloz hastalarının %94,1’i (8.964 olgu) yeni TB olgusu, %5,9’u (563 olgu) önceden tedavi görmüş olgulardır. Toplam olguların 5.490’ı (%57,6) erkek, 4.037’si (%42,4) kadındır. Hastaların 6.169’u (%64,8) akciğer tüberkülozu iken, 3.358 hastada (%35,2) akciğer dışındaki organlar (lenf bezleri, plevra, kemik, böbrek, beyin vb.) tutulmuştur.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kronik ve bulaşıcı hastalıklar birey ve toplumda sağlık kaybının yanı sıra, ekonomik ve psiko-sosyal kayıplara da neden olmakta, uzun süreli tedavilerin düzenli sürdürebilmesi için sosyal ve ekonomik destekler verilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda Bakanlığımız ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı arasında bir protokol imzalanarak ekonomik ve sosyal güçlükler yaşayan tüberküloz hastalarına 2018 yılı Şubat ayından itibaren aylık nakdi sosyal yardım verilmeye başlanmıştır. Aynı zamanda tıbbi öz bakım gerektiren ve evdeki yaşam koşullarının yetersiz olduğu durumlarda ilave destek ödemesi sağlanabilmektedir. Dünya çapında bir ilk ve iyi uygulama örneği olan bu programla tüberküloz hastalarımızın tedavi ve kontrollerinin düzenli olarak yapılması, hastalara ve ailelerine psiko-sosyal destek verilmesi, yoksulluğun azaltılarak yaşam kalitesinin yükseltilmesi hedeflenmiştir.
Verem Savaş Dispanseri ekibimiz tarafından farkındalık oluşturmak amacıyla;
•Verem Sokağı oluşturulmuştur.
•Verem hakkında bilinçlendirme eğitimleri verilmiştir.
•Broşür ve afişler merkez ve ilçelere dağıtılmıştır.
•Kurumumuza ait telefonla hafta boyunca bilgilendirici paylaşımlar yapılmıştır.
Şimdi Tüberkülozu Bitirme Zamanı!
Hedefimiz Veremsiz Bir Türkiye!
Prof.Dr. Mehmet ŞİRİK
İl Sağlık Müdürü